Kutsal Direniş (Film Tahlili)
KUTSAL DİRENİŞ
Orijinal Ad: Yadon İlaheyya
Yönetmen ve Senarist:
Elia Suleiman
Yıl: 2001
IMDB: 6,6
Dil: Arapça, ibranice, ingilizce
Oyuncular: Elia Suleiman, Manal Khader,
George Ibrahim, Amer Daher, Jamel Daher
George Ibrahim, Amer Daher, Jamel Daher
Ülke: Fransa, Fas, Almanya, Filistin
Süre: 1,32 dk
Ödüller
Ödüller
- FIPRESCI Ödülü (55.Cannes Film Festivali-2002)
- Jüri Özel Ödülü (55.Cannes Film Festivali-2002)
Özet
Filistin ve İsrail arasındaki gerginlik ve bu gerginliğin
tam ortasında küçük bir kasaba, Nazareth. Bu küçük kasabada yaşayan ve iş hayatındaki
başarısızlığın yarattığı baskıdan bunalan bir adam (ES’in babası) , hayatının
dizginlerini eline alarak çevresindekilere duyduğu küçük düşmanlıklarından
zincirleme bir reaksiyon yaratmaya çalışır ve sonunda kendi kendini mahveder.
Kudüs’te yaşayan Filistinli bir genç adam ile Ramallah’ta
yaşayan Filistinli genç bir kadın bir birlerine âşıktır. Genç adam -ES- , hasta babasıyla aşk hayatı
arasında gidip gelerek yaşamını sürdürmeye çalışır. Siyasi konumdan ötürü,
kadının hareket özgürlüğü İsrail Ordusu’nun iki şehir arasına kurduğu kontrol
noktalarında son bulmaktadır. Birbirlerinin yaşadığı şehirlere giremeyen âşıklar,
kontrol noktasının hemen yanındaki kuytu bir alanda buluşurlar. Kuşatmayla yüz
yüze oldukları için, özel anlarını gizlilik içinde paylaşamamakta ve
ilişkilerini yaşayamamaktadırlar. Her ne kadar bu durum gerginliği arttırsa da isyan
ve aşkın gücü ile bambaşka bir hayal âlemi içine kaçmakta bulurlar çıkış
yolunu.
Değerlendirme
Filmin hem yazarı hem de yönetmeni olan Elia Suleiman, filmde
oyunculuğunu da sergileyerek Woody Allen ve Charlie Chaplin ile
kıyaslanmaktadır. Zira Allen’ın zekâsı ve kendisiyle alay edebilen bir espri
anlayışı ve Chaplin’in sessiz komedideki yeteneğine sahip olduğu
düşünülmektedir. Kutsal Direniş, bir sessiz film değildir ancak Batı Şeria ve
İsrail’de geçen su katılmadık, romantik bir komedidir. Filmde her ne kadar
belirgin bir kahraman olmasa da alışılmadık bir hiciv anlayışı söz konusudur.
Elia Suleiman filmlerinde savaş bitmiş ancak bir tür
didişme zemini devam ediyor. Suleiman, aile ve mahalle çevresiyle sınırlı kent
nesnelliğinin bir parçasında gündelik yaşam pratiklerine ait gözlemlerini
aktarıyor bize. Filmin en unutulmaz repliklerinden biri:
“ ―Komşu çöplerini niye benim bahçeme atıyorsun? Utanmıyor musun?
―Evet komşu! Bahçene attığım çöpler senin bizim bahçemize
attığın çöplerdir.
―Ee ne olmuş? Yine de ayıp.
Her şeyden önce komşular birbirlerine saygılı olmalıdır. Niçin sorunu önce bana
söylemedin? Tanrı dili bize bunun için vermedi mi?”
Elia Suleiman babasından dinlediği; yer yer ona not
ettirdiği cümleler üzerinde hiç yaşamadığı olayları babasının dili üzerinden
sinemaya aktarmaya çalıştı. Bunun ilk örneğini “Kutsal Direniş” ile
gerçekleştirdi. Film oldukça güçlü bir mizahı içinde barındıran kara komediydi.
Elia Suleiman sinemasının belki de en vurucu noktası mizahtır ve bu, filmlerinde
güçlü bir şekilde hissedilir. Mizahının kaynağı varoluşsal bir problem olarak
gördüğü İsrail’in Filistin’i işgali ve onun yarattığı trajedidir.
“―Cevap ver 24.
―Dinliyorum.
―Geçmeye çalışan bir balon var, aşağı indirelim mi?
―Talimat için beklemede kalın.”
İşte bu kısa diyalog, 1948 sonrasında İsraillilerin
Filistinlilere yaşattığı dramın bir özeti niteliğindedir. Zira Filistinlilerin
yüzyıllardır yaşadıkları bu topraklarda bir yıl içinde azınlık konumuna düştüğü
yıldır 1948. Dolayısıyla bu dönem; sinemasından, edebiyatına, tarihinden
sosyolojisine kadar neredeyse tüm çalışma alanlarında temel bir tarih olarak
kabul edilir.
Bu noktada, sonuç kısmını Elia Suleiman’a bırakmak en
doğrusu:
“Birisinin hayal gücünü tutuklayamazsınız. Benim sahip olmak
istediğim şey böyle bir şey. Ve başka insanların da buna sahip olmasını
istiyorum. Bu yüzden ben çok Filistinliyim. Çok Filistinliyim, çünkü Filistin
yok.”
Burak Derneği Bülten, sayı 4, 2018, bahar.
*Bu yazıda m_berdibek'in TRAJEDİDEN MİZAH ÇIKARMAK: ELİA SULEİMAN isimli yazısından alıntılar yapılmıştır.
Yorumlar
Yorum Gönder