Yilancık Ocakları (Derleme Çalışması)

                      
 Konya Bozkır Çiftlik Merkezli Yilancık Ocakları

H+Yilancık nedir?
E-Yilancık bir hastalıktır eıımm babannemlerin zamanında ııı hasta olanlar başı ağrıyanlar kolu ağrıyanlar bizim evimize gelirlerdi eıı babanneme taş yapıştıttırılardı babannem onlara o evden ııı babannemlerin evinden ekmek kül verirdi onlara dualar okurdu yılancık taşlarını yapıştırırdı.
H+Ocaklı tabiri nedir peki?
E-Ocaklı tabiri yıllar önce eıı yıllar önce eıı sağlık bu kadar gelişmediği için eııımm doktorlara gidip çare bulamayanlar eıım ocaklara başvurulardı çünki o zaman insanlar bi takım şeylere inanırlardı yani ocaklara daha çok inanırlardı ocaklarda da eıım her evden değil de belirli kişilerden bıçak toplayarak eıım o bıçakları suyun içine bırakırlar dışarıya sabahın erken saatinde bırakırlar bir dahaki sabah ezanları okunurken o bıçakları topladıkları bıçakları memleketleri köyleri yazarak ııı belirlerler mesela şöyle bişey benim hastalığım hangi köydeki ocakta var ise yilancık ocağı hangi köyde hangi kişinin evine düşüyosa o kişiyi niyet ederek bıçaklar suya bırakılır o bıçakların içinden hangisi küflendi ise ucu o kişinin o köye gidip o  yılancık ocağına gitmesi gerekir ve orada bu taşların yaoıştıırılması gerekir. Hastalar inanarak gittikleri için şifa beklerler.
H+Kimden el alınır?
E- Kimden el alınır, bu işi yapan büyük ecdadlardan, babannelerden işte dedelerden ııı, bu ocağı yapan, bu ocakların oluştuğu, bu ocakları sürdüren kişilerden el alınır.
H+Peki el alan kişi nasıl özelliklere sahip olmalı?
E-El alan kişilerin ehli iman kişi olmaları gerekir, inancının tam olması gerekir,dua bilmesi gerekir, çünki bu ııım ocaklardaki kişiler genelde hep dua okuyarak bu taşları yapıştırılar, sıradan bir kişi yapıştıramaz o kişinin el alması gerekir, el alırken de mesela selavatlaşarak, dua okuyarak, ben yarın öbür gün ııı ölümüm yaklaştığı zaman, ahrete göçeceğim zaman işte bu el vermeden ııı bu taşları hanı sana bırakmadan el vermeden ölürsem bu ocağın kapanacağı benden sonra bi kişinin yapamayacağını bildiğim için ben ölmeden bir kişiye el vermek istiyorum diyerek oturulur konuşulur  büyükler ayle büyükleri arasında selavatlar okunur dualar yapılır o kişiye ben bu elimi sana veriyorum bu ocağı sen devam ettireceksin babadan oğla  geçen bir sanki eııı nasıl diyim manevibir ııı şey dua ııı manevi bir olay.
H+Peki bu taşlar nedir, niçin yapıştırılıyor, hangi ağrılar için?
E-Bu taşlar nedir, bu taşları yıllar öncesi büyükbabam  Hacca umreye gittiği zaman ııı kendi çocuklarının da hasta olduğunu söyler orda Hacc ve umrede ıııı görev yapmaya gittiği zaman oradaki ıımm bilirkişilere  alimlere sorar çocukları hasta olduğu için eıı amcam mesela hastaydı halam hastaydı erken yaşlanma tabiri var şu anda mesela çok küçük yaşta olmalarına rağmen ııı sekiz dokuz yaşlarındayken  elleri ayakları tortop  olup ıııı on beş yaşındayken elli yaşında atmış yaşında  insan gibi suretlerinin değişmesi yılancık hastalığının sebepleriymiş ve bu tıpta şimdi insanlar şöyle bir şey konuşuyorlar denizlerden gemiler geçerken radyosyon  bırakırmış ya-yani o radyoysan radyosyondan dolayı  insanlar yaşlanır diye söyleniyor ama bizim memleketimizde mesela deniz yok herhengi bi olay olmadı ama ben ııı çok iyi biliyorum ki amcamın da  ve bu tıpta şimdi insanlar şöyle bir şey konuşuyorlar denizlerden gemiler geçerken radyosyon  bırakırmış ya-yani o radyoysan radyosyondan dolayı  insanlar yaşlanır diye söyleniyor ama bizim memleketimizde mesela deniz yok herhengi bi olay olmadı ama ben ııı çok iyi biliyorum ki amcamın da halamın da yılancık hastalığından dolayı öyle bir hastalığa uğradığını ve hiçbir şeylerini yapamadıklarını  kendi ihtiyaçlarını bile karşılayamadıklarını  çok yıllar öncesinden yaşlandıklarını gördüm ve birebir ta onlara tanık oldum ve o zaman işte büyükbabam çare aramak amacıyla işte bütün ııı köy köylerde kasabalarda alim kişilerin kapısını çalıyor vee orda ııı büyük alimlerden bir tanesi diyor ki senin evinde yilancık ııı ocağı  olması gerekiyor senin evinde yılancık ocağı olması gerekiyor ve senin yilancıktan dolayı senin çocukların böyle bir şey olmuş bu hastalığa yakalanmış ve o zaman büyükbabam Hacc ve umreye gittiğinde o taşları Medine’den alıyor bakıyor ki orda da ııı hastalara yapıştırılıyor başı ağrıyanlara kolu ağrıyanlara görüyor büyükbabam soruyor bu taşların ııı şeyi nedir hani faydaları nedir diye soruyor ordaki hacılar diyolar ki  bu taşlar ağrı için yapıştırılıyor yilancık için yapıştırılıyor deyince büyükbabam bi ümitle bunu alıyor ve kendi çocukları için de bunu uygulamaya çalışıyor ama yani yıllar öncesinden olduğu için amcamlar halamlar çok küçük yaşta böyle bi hastalığa yakalandıkları için eıı sonradan faydası olmuyor ama ııı bize gelen insanların çok faydasını gördüğünü biz tanık olduk mesela bi tane hasta geldiği zaman merdivenlerden emekleyerek çıkmıştı ben çok tanık oldum öyle hastalara ıı bizim evimize geldi bi  şey yiyemiyodu yürüyemiyodu bizim evimize geldiğinde babannem ona taşları yapıştırdı ayaklarına ve kollarına ııı sonra babannem ona okudu üstüne al örterek bıçakla onları kesti üzerinden bastırarak Allah’ım ben bunu böyle kesiyorum Sen de bu hastanın dertlerini kes Sen de bu hastaya şifa ver diyerek sonra evin ocağından kül verdi o hastaya ekmeğin arasında yufka ekmeğin arasında o zaman bizlerde yufka ekmek yapılıyordu yufka ekmeğin arasına kül koydu bunu ye dedi  bir de para vardı onu da büyükbabam umreden getirmişti o taş yapıştıranların ordan getirmişti ııı onu da yapıştırdı taşlar iki üç saat o hastanın üstünden düşmedi sonra o hastanın üzerinden büyükannem o taşları kendi çekip aldı taşların rengini gördüğümde ben o zaman on üç on dört yaşlarında olmama rağmen çok etkilenmiştim taşların rengi yemyeşil olmuştu beyaz taşlar ve babannem şunu demişti bu hastanın çok büyük bir ağırlığı var çok büyük bir hastalığı var inşallah biiznillah Allah’ın izniyle hiçbir şey kalmayacak ve taşları aldığı zaman taşının taşın birinin kaybolduğunu gördü o hastanın üstünü başını hep çı – şey çıkardılar çırptılar baktılar ama o taş kaybolmuştu sonra ıı babannem şöyle demişti bu ocak olduğu için hani bu hastalık ııı olduğu için bu taş bunda bunun üzerinde gitmiş olabilir diye düşünmüştü gerçekten de taş öyle gitti bi daha bulunmadı ve o hasta kalktığında iş bi işlem bittiğinde babannem okuyup bitirdikten sonra o hastanın merdivenleri yürüyerek indiğine şahit olmuştum inanç çok önemli insanların inanması çok önemli doktora gidersiniz hani mesela doktora gittiniz size dedi ki şu ilacı kullanırsan iyileşiceksin buna inanırsak insanlar iyileşebiliyor ama inanmazsak yok ben hasta olucam yok yine devam edicek diye şüpheye düşersek yani inanmazsak gerçekten gerçek sonuca erişmiş olamayız.
H+Peki yilancık taşı yapıştırılırken yapılanları bana sırasıyla anlatır mısınız? Bir hasta geldi, işte başım çok ağrıyor dedi, n’apıyorsunuz ona?
E-O hasta geldiği zaman ne zamandan beri bu hastalığın olduğu, nasıl olduğu, nasıl ağrıdığı, , hastalığın ne denli seyrettiği sorulur eıım ben halamda da bunu görmüştüm eıı o yilancık hastalığı olan halam da taşları yapıştırıyordu gelen hastalara vee işte ilk sorulduktan sonra önce ııı halam kendi bildiği duaları okuyordu kendi hangi duaları biliyorsa şifa niyetine duaları okuduktan sonra taşı diline değdirip ıslatıp o ağrıyan yerlere euzubesmele çekerek yapıştırıyor mesela kolu ağrıyorsa kolunun elinin üstünden başlayarak ııı taşları yapıştırıyordu sonra taşları yapıştırdıktan sonra tekrar onu okuyor üzerine alı örtüyor bıçakla üstünden keserek böyle (bir eliyle diğer eline keserek o anı canlandırıyor) sanki kesermiş gibi değdirerek onu okuyor ve parayı da yapıştırıyordu eğer o hastalık yilancık hastalığı değilse eııı değilse şayet o taşlar yapışmıyordu ve o hastaya sö-söylediği babannemin halamın senin hastalığın yilancık değil sen bi doktora git önce doktora git diye yönlendirebiliyordu sonra okuduktan sonra yine o insana o evden ocak olduğu için evin ekmeğinden veriliyordu.
H+Kül demiştiniz bir de..
E-Kül evet, ekmeğin arasına kül koyup ocak olduğu için hani ocaklıkta yanan ateşin külünden çünki insanlar ona inanmışlardı hani bu ev ocak bu evin herhangi bi şeyini su da içebilirlerdi evdeki okuyan o yilancık taşlarını yapıştıran kişinin elinden su içmek su içebilirlerdi su verilerdi sonra o sudan eıım bi de üzerine serpilirdi o ııı hastalık için gelip de taş yapıştıran kişinin üzerine okunan su ve içtikten sonra okunan sudan üzerine serpilirdi ki Allah şia versin diye ve ben buna çok şahit oldum memleketimizde yaşarken büyükbabamların yanında yaşarken buna biz çok tanık olduk köyümüzden de çok kişi gelmiştir baş ağrısıyla ayak ağrısıyla vee ııı babanneme derlerdi ııı işte Durdane teyze ben bugün bir aydan beri başımın ağrısından duramıyorum n’olursun bana yardımcı olur musun bana bunu yapar mısın ben bıçak bıraktırdım bıçak koydum işte bıçak bıraktırdım denirdi suya konan bıçağın neticesinde benim ocağım sizsiniz diyerek gelirlerdi.
H+Peki hastanın yüzü neden örtülüyor, neden kırmızı örtüyle örtüyorsunuz?
E-Kırmızı örtünün örtülmesi ııı bizim zamanımızda bi gelinin yüzüne al örtülürdü bir damadın boynuna al bağlanırdı bir şehidin başına al örtü bağlanırdı biz çok gençken ben ııımm çok ıı gördüm bunu şahit oldum ııı tanık da oldum şehitlerin başına bayrağın yanında kırmızı al bağlanırdı ki bu şehit olduğu anlaşılsın diye vee ııı alın, kırmızı alın bizim Türk toplumunda çok anlam ve önemi vardır eııı yeni evlenen bir çiftin üzerine de al örtülür (hem gelinlik ve damatlık giyildiğinde hem de düğünden sonraki günlerde belli bir süre gelin kırmızı tülbent bağlar.) çünkü peygamberimizin döneminde de bu çok yapılmıştır eım genç yaşta ölenlerin üzerine nasıl şehit gidenlerin üzerine kırmızı al bayrak örtülüyorsa o zamanlarda da bayrak yok olduğu için hani bayrağımız bizim belirli yıldan sonra hani özgürlüğünü kavuştuktan sonra yıllar sonra bayrağımız ııı çıkmış meydana gelmiş bunu bu yıllardan beri süregelen tek renk kırmızı al olduğu için hani ülkeler özgürlüğüne kavuşup da milletini devletini kurduktan sonra simgesi olarak bayrağını asıyosa o zaman da bizim ııı Türk  toplumunun simgesi kırmızı al hani şehitlerin kanını şey yaptığı için temsil ettiği için ııı genelde onu iyi bile- iyi bilerek hani güzel bi şey diyerek insanların yüzüne bi de taşlar ıı göründüğü zaman birtakım insanlar korkabiliyor farklı anlayabiliyor hani altında o insanın manevi ııı atmosferi teneffüs etmesi gerekiyor.
H+Peki bu taşların özellikleri neler?
E- Bu taşların özellikleri normal taşa benzemiyor bu başta çok önemli normal taşa benzememesinin sebebi şu bu taşlar ııı mısır ununa ıım normal una konduğu zaman bu taşların yavrulaması, çoğalması, erkek ve ti – dişi olarak ikiye ayrılıyor bu taşlar  ve bu taşlar çoğalabiliyor ve bu taşların çoğalması için mısır ununun içinde durması gerekiyor normal unun içinde durması gerekiyor külün içinde durması gerekiyor. Bunlar çoğalabilen taşlar, her taş çoğalmıyor, bunun özelliği bu, yuvarlak şeklinde içinden kendiliğinden küçük minik minik taşlar çıkıyor.
H+Peki taşın dişi mi erkek mi olduğunu erkek olduğunu mu, nasıl anlıyorsunuz?
E-Dişi olan daha beyaz daha küçük, erkek olan daha büyük ve sarımsı, renklerinden belli oluyor.
H+Kadınlara ve erkeklere ayrı ayrılar mı, ayrı ayrı kişiler mi taş yapıştırıyor? İstisnaları var mı?
E-Iıı kadın ve erkek evet ayrı ayrı yapıştırabiliyor, erkeklere erkek kadınlara kadın bayanlar , çünki biz ııı bizim dönemimizde ııı yabancı erkekleri görmezdik biz ıı müsaade edilmezdi çünki eskiden insanlar kendi memleketinden kendi köyünden başkasınından misafir geldiği zaman ııı bilmediğimiz tanımadığımız erkeklerin içine girmemiz doğru olmuyordu dinimize göre ııı fakatııı belirli yaşı aşmış ıı nasıl söyliyim adetten kesilmiş belirli yaşı aşmış bayanlarımız ııı erkeklere de yapıştırabiliyordu yani şöyle kolları bacakları kafası ağrayan kişilere.
H+Peki sizin ocağınızda erkek kalmadığı zaman, o zaman da mı kadınlar yapıştırabiliyor?
E-Evet, mesela babannem çok gençlere yapıştırmıştır evladım diyerek onlara ıı bu görevi yapmıştır çünki babannem kullanıyordu, erkeklerimiz hep çalıştığı için dağa bağa oraya buraya gittikleri için çalıştıkları için özellikle memlekette geldiği zaman hastalar onlar evde olmadığı için benim tanık olduğum gördüğüm şeylerde babannem yapıştırırdı gelen hastalara.
H+Bu hastalar para veriyor mu bu iş bittikten sonra?
E-O hastalar şöyle yani benim hastalığım sana geçmesin benim hastalığımın ağırlığı ağırlığım nazarım sana dökülmesin diyerekten kendi gönlünden ne getirirse çok büyük paralar yok  genelde bedava genelde Allah rızası için yapılan bir işlem bu ııı ev halkı hiçbir para hiçbir şey talep etmez ama gelen hastalar  kendiliğinden bi peynir getiren olur bii mesela tabağa bal gatıp getiren olur mesela bii iki lira üç lira gibi bi beş lira gibi şimdikinin parası o zamanlarda bir lira veya evinden bi yumurta işte bikaç yumurta getiren olur işte tarlasından kalkıyosa bir pişirim fasulye getiren olur bu tür şeyler bunlar genelde Allah rızası için yapıldığı için zaten babannemlerin de öyle bir şeye ihtiyacı olmadığı için maddi durumları iyi olduğu için hiçbir şey karşılığında hiçbi şey beklemeden tamamen Allah rızası için yapılan bi işlem olduğu için ııı hiçbi şey talep edilmezdi ama hastalar dediğim gibi bi başörtü bi yemeni bi tülbent veya bi çorap alıp gelenleri gördüm.
H+El veren kişi ne zaman el veriyor, öleceğine yakın mı?
E-Evet, yaşlandıktan sonra hani ııı kendinin ııı sonunu yaklaştığını hisseden veya işte bana bişey olur da bundan sonra eıı yapan olmaz da işte gelenler geri gitmesin diye ölmeden evvel mutlaka bi kişiye el verir insan.
H+Gençken de el verebiliyor mu?
E-Evet verilir ama o genç insanın yaşamı çok önemli hani dinine bağlılığı yaşamı duaları bilmesi hani şöyle bi şey genç insana da verilir ama ıı bilinçli ise eğer bu taşlar hakkında bilgisi var ise bu ocaklar hakkında bilgisi var ise evet o insanın maneviyatı da yüksek ise o kişiye de verilebilir.
H+Sizin ocağınızda bu işle uğraşan sizin bildiğiniz en eski  kişi kim?
E-En eski kişi babannem, babannemin eıı kayınvalidesi eıım ve halam halamdan sonra eııım amcam erkeklere yapıştıran amcamdan sonra teyzem var bayanlara yapıştıran şimdi şu anda annem var şu anda benim annem de yetmiş dört yaşında annem de artık kime el verirse bu daha öncesinden de bizde yapılması gerekiyormuş ama o zamanlarda hani babannemin kayınvalidesinin senesinde yani üç beş altı yedi kuşak geçmiş oluyor daha öncelerinden de kimin yaptığını ben bilmiyorum çünki yaşım itibariyle sadece babannemin kayınvalidesinin yani bu evin büyüklerinden ecdadlarından birisi olduğunu biliyorum ama ıım hani yaş itibariyle onlar kaç yaşındaydı o zaman bilmiyorum.
H+Her köyde bir tane mi yilancık ocağı oluyor?
E-Hayır her köyde bi tane yilancık ocağı yok, bazı yerlerde iki tane var, bazı yerlerde bi ye bi kişi bi ocak var buna benzer sadece yilancık ocağı  değil eıı bizim memleketimizde köyümüzde termeyi ocağı vardı ıım işte ağrı ocağı vardı yine bi başkasında o da eıım mesela ayağını basarak yel ocağı vardı ayağını basarak ağrıyan yere öyle eıı sonra yine yilancık ocağı sonra işte buna benzer çok ocaklar var mesela benim kendi başımdan geçmiş bir olayı da anlatayım bu arada ikimiz konuşurken söyliyim: Benim ııı kolumda termeyi olmuştu o zamanlarda bizi doktora götüren yoktu babam yurtdışında olduğu için beni en büyük babamların yanında kalıyordum beni hiç doktora götüren olmadı sonra babannem beni yanına alarak komşunun evine götürdü ben sorduğumda babanne biz nereye gidiyoruz dediğimde bana şu cevabı vermişti yavrum senin eliyin üstünde şu temreyini okutalım yazdıralım demişti beni götürdü bi komşunun evine o komşu  benim elimin termeyi olan yerini çizdi dört tarafını kendi evinin ocağından kül ile suyu ıslattı sürdü oraya Allah’ın izniyle buna Allah şifa verecek eski halini alacak alin dedi ben ocağım kızım bizim evimiz ocak dedi aynı babannemin yaptığı gibi ekmeğin arasına kül koydu ve bana bunu ye dedi ben de orada çocuktum iyi hatırlıyorum acıkmıştım da ben orda o ekmekle külü yedim ondan sonra elimin üstündeki o termeyi bikaç gün sonra kaybolduğunu gördüm .
H+Peki başka bi hatıranız var mı böyle ocaklarla?
E-Ocaklarla bi hatıramız evet bi keresinde  de benim kardeşim ııı en küçük kardeşim çok zayıftı ve bunu hep ııı her şeyi yediriyorduk içiriyoduk ama kendini toparlayamamıştı iyileşememişti hep hastaydı  her gün hastaydı her gün ağlıyordu bir gün işte dediler ki bize anneme ve bana ben büyük olduğum için anne gibiydim onların yanında ııı kardeşlerime hep ben baktım işte bunun ııı onun çok ağlaması hiç durmaması ondan sonra durmadığı için  bana ıı demişti annem sen bunu al kızım da felanca kişiye  götür işte onlar ocak bunu bi okuttur gel işte onların dedeleri annanneleri hepsi hafız alim kişiler sen bunu işte götür oraya bi okuttur ve onların ekmeğinden suyundan bir yedir bu kardeşine demişti ben kardeşimi sırtıma alıp başka bi mahalleye de oldukları için götürmüştüm o ev sahibi kardeşimi  okumuştu elini yüzünü abdestli suyuyla (abdest alıp geldikten sonra elini kurulamayıp elinde kalan su taneleriyle) silmişti yüzünü gözünü ondan sonra bunda çok büyük bi nazar var ondan durmuyor diyerekten ondan sonra o kardeşimi okudu ııı ve ııı ben eve geldiğimde kardeşimin bir daha ağladığını görmemiştim.
H+Peki çok teşekkür ederim yardımcı olduğunuz için.
E-Güzel bi sohbetti hep beraber.


---------------- 

“H+” ile başlayanlar Hande Nur ALTIN’a ,
“E+” ile başlayanlar Emine ALTIN’a aittir.
Parantez içinde verilen yerler benim (Hande Nur Altın) anlamı açıklaştırmak adına sonradan yaptığım ilavelerdir, o an geçen konuşmalar değillerdir.

Derleme zamanı: 14.11.2015

Derleme yeri: İstanbul/Ataşehir. Emine Altın’ın evi.

Not: Derleme çalışmasında o an kayda alınan konuşma birebir metne geçirilmelidir. Bu yüzden konuşmacının konuşurken yaptığı yanlışlar metine geçirilirken düzeltilmemiştir. 

Yorumlar

  1. Bozkır çiftlik köyünü haritada bulamadık, yeni adı falan var mıdır?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bozkır ilçesine bağlı Çiftlik köyü. Sanırım şu an Ahırlı'ya bağlanmış.

      Sil
  2. halen bu ocak var mı

    YanıtlaSil
  3. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İyi günler, estağfirullah yanlış anlamadım ancak yukarıdaki metin derleme bir metindir. Derleme metinlerin de özelliği önce konuşma ses kaydına alınır, sonra ses kaydı yazıya geçirilir ancak konuşma diline sadık kalarak yazıya geçirmek gerekiyor. Bu yüzden "aile" yerine "ayle" yazdım vb. Bilgiler için de rica ederim.

      Sil
  4. Biz dadasiz ve babam ve sulalesinde yilancik var ama bizde sadece abdest alinarak agrisi olan kisinin agriyan eline koluna vs ye el koyulup yarim saat bekletilir ve sonunda fatiha okunarak sifa bulmasi soylenir.agriyi tutan kisi sonra elini cesmenin altina tutar ki agri onda kalmasin

    YanıtlaSil
  5. Bizim evimizde ocaktı babaannem eskiden yilancik taşı varmış kaybolmus ama bicakla kiyma ve dua okuma işlemine çok sahit oldum

    YanıtlaSil
  6. Adres ankarada yılancık ocagi nerde var yardımcı olurmusunuz

    YanıtlaSil
  7. PEKİ TEDAVİ GÖREN OLDU MU

    YanıtlaSil
  8. Ulaşabileceğimiz telefon numarası varmi

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Cumartesi Avcısı (Film Tahlili)

Bir Zulmün Başlangıcı: Filistin'e Veda (Film Tahlili)